İçeriğe geç

Demir Kubbe Düştü

İsrail

Demir Kubbe Düştü

İsrail, İran ve Hizbullah içinde gerilim yükseliyor.Demir Kubbe Düştü

Temmuz ayında İsrail ve Hizbullah arasındaki karşılıklı ataklar hız kazandı.

İran’ın nisan ayında İsrail’e hava hücumsı düzenlemesi ve Hamas’ın siyasal lideri İsmail Haniye’nin geçen hafta Tahran’da öldürülmesinin peşinden yükselen tansiyon savaşın bölgeye yayılabileceği endişelerini de beraberinde getirdi.

Peki büyük bir savaşın patlak vermesi halinde tarafların askeri gücü gidişatı nasıl etkileyebilir?

Demir Kubbe Düştü

BBC Urdu’dan Arif Shamim bu suali aşağıdaki kaynakları kullanarak ve uzmanlarla konuşarak değerlendirdi, ancak her iki ülkenin de gizli tuttuğu askeri kapasiteleri olabilir.

Uluslararası Stratejik Araştırmalar Enstitüsü (IISS), iki ülkenin ordularının askeri gücünü çeşitli resmi ve açık kaynak yöntemlerini kullanarak karşılaştırıyor.

Demir Kubbe Düştü
Demir Kubbe Düştü

Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü benzer biçimde çeşitli öteki müesseselar da değerlendirmeler yapıyor, sadece verilerini açıklamayan ülkeler için bu değerlendirmelerin doğruluğunu ölçmek daha zor.

Oslo Barış Araştırmaları Enstitüsü’nden (PRIO) Nicholas Marsh’a nazaran IISS, dünya çapında ülkelerin askeri gücünü değerlendirmede bir ölçüt olarak görülüyor.

İran, İsrail’den çok daha büyük bir ülke ve nüfusu yaklaşık 89 milyon.

İsrail’in nüfusu ise yaklaşık 10 milyon.

İran’ın asker sayısı da İsrail’in altı katı kadar.

IISS’e göre İran’ın asker sayısı 600 bin, İsrail’inki ise 170 bin.

İsrail ve İran birbirlerine 2.100 kilometre uzakta.

IISS, İsrail’in savunmaya İran’dan daha çok harcama yaptığını ve bunun da olası bir çatışmada önemli bir güç sağlamış olduğunı söylüyor.

IISS’e göre İran’ın müdafa bütçesi 2022 ve 2023 senelerında ortalama 7,4 milyar dolardı.

İsrail’in bütçesi ise bunun iki katından fazla, ortalama 19 milyar dolar.

IISS, İsrail’in GSYİH’sine oranla müdafa harcamalarının da İran’ın iki katı bulunduğunu söylüyor.

IISS verileri İsrail’in harpa hazır 340 askeri uyüzyıla haiz olduğunu ve bu sayede hassas hava hücumlarında üstmeşhurk sağlamış olduğunı gösteriyor.

Bu jetler içinde uzun menzilli F-15 uçakları, radardan kaçabilen yüksek teknolojili “hayalet” uçaklar diye nitelendirilen F-35’ler ve hızlı saldırı helikopterleri bulunuyor.

IISS, İran’ın savaş kabiliyetine sahip yaklaşık 320 uçağı olduğunu tahmin ediyor.

Bu jetlerin yaşı 1960’lara kadar uzanıyor. Envanterde F-4’ler, F-5’ler ve F-14’ler de var.

Ancak Nicholas Marsh, bu eski uçaklardan kaç tanesinin hakkaten uçabildiğinin belirsiz olduğunu ve yaptırımlar nedeniyle yedek parça tedarik etmenin son derece zor olacağını söylüyor.

Bir yanıt yazın